Nöbetçi Eczaneler
CHP Bandırma İlçe Kongresi öncesinde ilginç olaylar yaşanıyor. Bandırmalılar da bu yaşananları hayretle izliyorlar. Olayların merkezinde de herkesin bildiği üzere Dursun Mirza var.
Mirza’nın yeniden belediye başkan adayı olmak istediğini herkes biliyor. Bunun için de çalışma yapması normal karşılanabilir ama işin dozu artık kaçmış durumda. İlk olaylar delegelerin belirlenmesi için yapılan seçim sürecinde başladı. Sürekli gerilen ortamda zaman zaman tartışmalar da yaşandı.
Tam her şey bitti artık ortalık sakinleşir derken bir mavi kutu olayı patlak verdi. CHP’li bir grup Cemal Adıgüzel adına delegeleri dolaşarak içinde birkaç hediyelik eşya olan mavi kutuları delegelere vermeye başladı. Ben bu fikrin Cemal Adıgüzel’den çıktığını düşünmüyorum. Kimden çıkarsa çıksın sonuçta etik bir durum değil. Çünkü bu resmen bir oy devşirme eylemidir. Sizce bunun başka bir açıklaması olabilir mi? Bu eylem hem CHP’ye hem de kongre sürecine gölge düşürmüş olmuyor mu? Ne yani şu anki CHP Bandırma İlçe Başkanı Mehmet Atak’a yakın delegeler bir anahtarlık ve fincana oylarını mı değiştirecekler? Siz yaptığınız bu uygulamayla CHP’lileri topluma böyle göstermiş olmuyor musunuz? Hoş bir durum değil.
Herkes şunu biliyor ki CHP’nin Bandırma’da yerel seçimleri kaybetmesi oldukça zor. Bununla birlikte uzun yıllardır ilk defa AK Parti bu kadar ümitlenmiş durumda. Onları bu kadar ümitlendiren kişi de Dursun Mirza…
Net olan bir şey var ki, Mirza bu seçimlerin aday olabileceği son seçim olduğunu biliyor. O yüzden yerel seçimlerde CHP’nin adayı belli olana kadar durmayacak. Bundan sonraki süreçte neler yaşanacağını bekleyip göreceğiz. Eminim ki biz gazetecilere çok malzeme çıkacak.
Bu süreçte dikkat çeken başka bir konu da bütün bunlar yaşanırken Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın’ın olaylara müdahil olmaması. Herhalde bu yaşananları görmüyor ya da bilmiyor değildir. En azından şu mavi kutu olayıyla ilgili bir girişimi olması lazım. Çünkü bu olay önemsiz görülüp normalleştirilirse işin ucu başka noktalara kadar gider. Yarın öbür gün başka dedikodular yayılmaya başlar. Bugün üzerinde Atatürk’ün olduğu o fincan, yarın yine üzerinde Atatürk’ün olduğu başka hediyelere dönüşebilir. Bu da partiye ciddi zarar verir. Ahmet Akın’ın bunu görmesi şart.
