Bu yazımı size 2 adet fotoğraf ile birlikte paylaşıyorum. Zaten paylaşmazsam çatlarım. Birinci fotoğrafı yurtdışı gezimde kendim görüntüledim. Fotoğrafa bakınca eminim ki sizde benimle aynı şeyleri düşüneceksiniz. Birinci fotoğrafta bir cadde ve bu caddede altyapı çalışması yürütülüyor. Bütün detaylara lütfen dikkatlice bakınız. Cadde trafiğe açık insanlar rahatça gitmek istedikleri yere güvenli bir şekilde geçiyorlar. Çalışma alanında düzen inanılmaz ve temiz. Çevreyi kirletecek her malzeme için ayrı ayrı depolama alanı oluşturulmuş ve çıkan her çer çöp özenli bir şekilde bu depolama konteynerlarına koyularak işin devamlılığı sağlanıyor.

Şimdi soru şu, burası neresi? Evet burası İsviçre’nin Basel şehri ve bu cadde de bu şehrin herhangi bir caddesi.
İkinci fotoğraf ise gene aynı şekilde yol üzerinde bir altyapı çalışması yapılıyor. Lütfen bu fotoğrafta ki detaylarada dikkatlice bakalım. Güvenlik adına nasıl bir önlem var? insanlar veya arabalar trafiği kullanabiliyormu. Çevre temizliğine ne kadar önem verilmiş? En önemliside; Acaba bitince temiz ve düzenli bir şekilde yol yada cadde tekrar kullanıma sunulacakmı? Aslında bu soruların cevaplarını hepimiz biliyoruz.
Peki ikinci fotoğraf neresi?

İkinci fotoğraf ise ülkemizde herhangi bir yer, yerin aslında hiçbir önemi yok. İstisnalar mutlaka vardır ancak ne yazık ki ülkemizde her yerde aynı manzarayla kaşılaşmak mümkün.
Bir diğer soru ise BİZ NEDEN BU SAYGIYI HAKETMİYORUZ…?
Asıl üzücü olan ise yıllardır aynı sahneleri yaşıyor olmamıza rağmen kimsenin yaşanan saygısızlığın düzeltilmesi için hiç bir çabasının olmaması. Ne toplum talep ediyor, nede o işin başında olan insanlar sorumluluklarının farkında… Bir plansızlık, bir düzensizlik, bir başınabuyruk almış başını gitmiş. Öyleki bir bakıyorsun bir mallenin farklı sokak ve caddelerinde çalışmalar başlamış ve evden çıkınca işe gidecek yol bulamıyorsunuz. Yollar kapatılmış, inşaat demirleri yolların ortasında, kum keza aynı, yolu kapatmış ve darmadağın. Diğer taraftan altyapı çalışması yapan kurumlar ise kazdıkları yeri özensiz bir şekilde kapatarak aylarca insanların o rahatsız edici yollarda ve caddelerde yaşamlarını sürdürmelerini zorunlu kılıyor. Benim yaşadığım mahallede bile kaç kez kazı nedeniyle doğalgaz borusu delindi ve saatlerce tehlike içesinde beklemek zorunda kaldık.
Buradan çıkan sonuç ise ne yazıkki bizler insanlar için bişey yapmıyoruz. Günü kurtarmak veya bireysel menfaatlerimiz için çalışmalar yürütüyoruz. Kimsenin umrunda değil diğer insanların yaşam kalitesi, mutluluğu.
Dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok, bu veya bunun gibi, insanların hayatlarını kolaylaştıran işleri iyi ve sorunsuz yapan o kadar çok millet varki, birazcık kafamızı kaldırdığımızda hemencik görebiliyoruz. Uygulayıcılar menfaatleri doğrultusunda değil yasalar doğrultusunda, denetleyenlerde bu yasaların harfiyen uygulanmasında çaba göstermesi gerekiyor. Toplum ise saygıyı talep etmesi gerekiyor. Başka türlü gelişmiş bir toplumdan bahsetmek veya mutlu bir toplumdan bahsetmek mümkün değil.
Baştada belirtiğimiz gibi asıl sorulması gereken soru BİZ BU SAYGIYI NEDEN HAK ETMİYORUZ…