Deprem felaketinin ardından Bandırma’daki konut stoğu tartışma konusu oldu. Bandırma’da bulunan yapıların yüzde 75’inin 2001 yılı öncesi olduğu kaydedildi.
Mimarlar Odası Bandırma Temsilcisi Mehmet Ali Ozar, yaşanan deprem felaketinin ardından Bandırma’nın yapı stoğu konusunda açıklamalar yaptı.
Bandırma’daki yapı stoğunun yüzde 75’inin 2001 yılı öncesine ait olduğuna dikkat çeken Ozar, 2001 yılı öncesi ve sonrasında yapılan binaların karşılaştırmasını yaptı.
Ozar, “06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde sırasıyla 7,8 ve 7,7 büyüklüğünde oluşan şiddetli depremlerde Doğu Anadolu fay hattı üzerindeki on ilde çok sayıda bina tamamen yıkılmış veya kısmen hasar görmüştür. Benzer bir tehlike Bandırma ilçemizde de bulunmaktadır. Yapılan araştırmaya göre Bandırma’daki yapı stoğunun yalnızca yaklaşık %25’i 2001 yılı ve sonrasında inşa edilmiştir. Bu da kalan %75’lik kısmın yüksek bir risk taşıdığı anlamına geliyor. 2001 yılı öncesinde yapılan binalar ile günümüz koşullarına göre yapılan binalar arasında deprem dayanımı açısından birçok konstrüktif fark bulunmaktadır. O dönemde beton kalitesinde artış ve nervürlü demir kullanımı gibi köklü değişiklikler olmuştur. Özellikle kolon ve kiriş filiz demirlerini saran etriye denilen donatıların şeklinde, bu etriyelerin kolon ve kiriş başına kullanım sayılarında, kolon alt ve üst kısımlarındaki sıklaştırmalarda ve ayrıca bina genelinde hesaplamada kullanılan parametrelerde birçok iyileştirme yapılmıştır. Bu yeni yönetmeliğe uygun yapılan binalarda yıkılma oranının, eski yönetmeliğe uygun olanlara kıyasla çok daha az olduğu açıklanmıştır.” dedi.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM ÖZNENDİRİLMELİ”
Açıklamasında kentsel dönüşümün Bandırma için önemine değinen Ozar, şunları söyledi: “Bandırma Belediyesi bir süre önce yürürlüğe giren Otopark Yönetmeliği ile ilgili çalışmalar başlatmıştır. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi de bu yönetmeliğin koşullarında bazı iyileştirme çalışmaları yapmıştı. Maalesef asıl kentsel dönüşüm yapılması gereken yüksek yapılaşma oranı bulunan yerlerde ( Atatürk Caddesi, İnönü Caddesi, Kurtuluş Caddesi, Ordu Caddesi’ne cephesi olan binalar) bu yönetmelik kentsel dönüşümün önünü tıkamaktadır. Çözüm bölge otoparkı yeri belirlemek veya yeni yapı yapacaklara Bandırma Belediyesi’nin yer göstermesidir. Dönüştürülmesi gereken binaların eski yönetmelik ve plan notlarına uygun olmasından dolayı, mevcut yönetmelik şartları ile farklılıklar ve bazen yeni yapının küçülmesi gibi zorunluluklar doğmaktadır. Bazen bu hak kayıpları da mal sahiplerini kentsel dönüşümden caydırmaktadır. Bunu aşmak için de yenilenen binanın daha değerli olacağı ve her ne kadar alan kaybı olsa da güvenlik ve yeni tesisat kullanımından dolayı hesabın totaline bakıldığında aslında değer kazancı olacağına mal sahibinin ikna edilmesi gerekir. Kentsel Dönüşüm çalışmalarında ‘emsal artırımına dayalı kaynak yaratma’ yaklaşımı kullanılmamalıdır. Yeterli açık alan ve sosyal altyapı alanına sahip, evrensel tasarım normlarında, kültür varlıklarının ve tarihi dokunun depreme karşı dirençliliğini artırmayı hedefleyen, doğaya ve insana saygılı yerleşmeler olarak planlanmalı ve tasarlanmalıdır.