Bandırma Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur, Kazdağlarında yapılan siyanürlü altın arama faaliyetlerinin Bandırma’ya da ciddi zararları olabileceğini gündeme getirdi.
Kazdağları’nda ağaçların kesilmesi ve siyanürle altın arama yapılacağının duyulmasının ardından Başkan Yardımcısı Onur, çarpıcı açıklamalarda bulunarak Bandırma’nın içme suyunun karşılandığı Gönen Barajını gündeme getirdi. Onur, “Altın aranan bölgeyle Gönen Barajının mesafesi 70 kilometre civarı, bu faaliyetle birlikte 40’a yakın firmanın altın ve maden aramak için sırada olduğunu biliyoruz. Birkaç yıl önce Gönen Barajında Orman Bakanlığı tarafından koruma bandı 5 kilometreden 3’e düşürüldü. Kazdağlarında yapılacak siyanürlü altın ve maden aranması sonrası burada kullanılan siyanürün yağmur sularıyla barajımıza da taşınması tehlikesiyle karşı karşıyayız.” dedi.
“HAZİNE KAZDAĞLARININ ÜZERİNDE”
Kazdağlarında gerçekleştirilen eyleme Bandırmalılarla birlikte katıldıklarını belirten Onur, bölgedeki durumla ilgili şunları söyledi: “Kanadalı bir şirketin Kazdağları, Kirazlı Köyü Balaban çeşme mevkiinde siyanürle altın arama izni almasıyla birlikte TEMA verilerine göre izninin 14 bin olmasına rağmen 195 bin ağaç kesmesiyle ilgili bölgede çevre örgütlerinin ve Çanakkale Belediyesinin yaptığı incelemeler sonucu “Su ve Vicdan Nöbeti” başlatıldı. Çevre katliamının gözle görünür olması binlerce doğa ve çevresine saygılı yurttaşımızın tepkisini beraberinde getirdi. Bizler de gelişmeleri sosyal medya ve sınırlı sayıdaki gazeteden öğrendik. Konunun bizim için çok önemli olmasının nedeni hepimizin içme suyunu Kazdağlarının hemen dibindeki gönen barajından sağlıyor olması. Dün gerçekleşen etkinliklere bizler de diğer duyarlı yurttaşlar gibi ADD, Emekli Sen, Bandırma Belediyesi, Genel İş, Yerel Sen, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Kent Konseyi gibi sivil toplum örgütleriyle yaklaşık 90 kişi katıldık. Sabah erken saatlerde kamp alına vardığımızda yakın bölgelerden gelenlerle bir araya geldik. İnanılmaz bir manzara vardı. Adeta bölgemiz insan seli olup Kazdağlarına akmış. 10-15 bin insan vardı. Ayrıca sanatçılar ve bilim insanları da eyleme destek verdi. Bunun yanı sıra CHP, İYİ PARTİ, SAADET, TKP, EMEP, ÖDP, HDP, gibi partilerin yönetici ve milletvekilleri de bizlerle birlikteydi. Sıcağa rağmen binlerce insan şirketin şantiyesine yürüdük, önde bulunan milletvekilleri alana girmek istedi ve şantiye kapılarını açmak zorunda kaldılar. Burada incelemeler yapıldı. Oradaki görüntüler insanın içini acıtıyor. O bölge adeta talan edilmiş, üç kuruş için buraları yabancılara peşkeş çekmek doğru değil bu doğa katliamı mutlaka durdurulmalı. Bizim ülkemizde, bizim doğal zenginliğimiz olan Kazdağlarında altın çıkarmak için ormanlarımızı ve ağaçlarımızı katlediyorlar. Maalesef bunu AKP’nin onayıyla yapıyorlar. Bu iş için şirkete teşvikler verildiğini de gazeteler yazıyor. Bizler gibi doğaya insana ve çevreye saygılı bireylerin söylemesi gererken tek şey ‘Kazdağlarıma dokunma hazine dağların altında değil üzerindedir.’ olmalı