Su seviyesindeki düşüş geçen yılın iki katı

Bandırma’nın içme suyunu karşılayan Gönen Barajı’nın su seviyesinde ciddi düşüş
Bandırma’nın içme suyunu karşılayan Gönen Barajı’nın su seviyesinde ciddi düşüş yaşandı. Geçen yıl aynı aylarda doluluk yüzde 80 iken bu yıl bu oran yüzde 39’lara kadar indi. Su seviyesinin daha da düşmesi durumunda Bandırma’da su krizi yaşanma tehlikesi var. 
TZD Balıkesir İl Başkanı ve Bandırma Belediye Meclis Üyesi Ziraat Yüksek Mühendisi Burak Uğur,  Gönen Barajı’nda düşen su seviyesi, kuraklık tehdidi ve iklim kriziyle ilgili açıklama yaparak alınması gererken önlemlere dikkat çekti.
Geçen yıla göre su seviyesinde ciddi düşüşler yaşandığına dikkat çeken Uğur, “Balıkesir ilimizin en önemli su kaynaklarından biri olan Gönen Barajı, ne yazık ki bu yıl ciddi bir su kriziyle karşı karşıyadır. Barajdaki su doluluk oranı yüzde 39 seviyelerine kadar düşmüştür. Geçtiğimiz yıl aynı dönemde bu oran yüzde 80 civarındaydı. Bu dramatik düşüş; sadece bir mevsimsel sapma değil, dünyanın her yerinde olduğu gibi bölgemizi de etkileyen iklim krizi ve giderek derinleşen kuraklığın acı bir yansımasıdır. İklim krizinin etkilerini artık günlük hayatımızda çok daha net yaşıyoruz. Yağış rejimlerinin değişmesi, sıcaklıkların artması ve buharlaşmanın hızlanması; tatlı su kaynaklarımız üzerinde büyük baskı oluşturuyor. Gönen Barajı’nın şu anki durumu, bu krizin artık kapımızda değil, içimizde olduğunun somut bir göstergesidir.” dedi.
BARAJ ALARM VERİYOR
Gönen Barajının bölge için hayati önem taşıdığına işaret eden Uğur, “Gönen Barajı, Bandırma’nın tarımı, sanayisi ve hane halkı yaşamı için stratejik bir su kaynağıdır.
Tarımda ürün yetiştirmenin, sanayide üretimin ve evlerimizde musluktan su akmasının teminatıdır. Bu nedenle barajdaki bu kritik düşüş sadece rakamsal bir veri değil, bir alarmdır.” Dedi.
“Bu tablo karşısında suyu korumak ve doğru kullanmak hepimizin sorumluluğudur.” Diyen Uğur alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı:
“1. Tarımsal Üretim Alanında:
•Kuraklık koşullarına uygun, daha az su tüketen ürün desenine geçilmelidir.
•Damla ve yağmurlama gibi modern sulama sistemleri desteklenmeli, geleneksel vahşi sulama terk edilmelidir.
•Tarımsal sulama birlikleri ve kooperatifler, çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve yönlendirilmesi noktasında aktif rol üstlenmelidir.
2. Hane Halkı ve Bireysel Kullanım:
•Musluklarda ve banyolarda tasarruf aparatları kullanılmalı, sızıntılar kontrol edilmelidir.
•Bilinçli su tüketimi alışkanlığı çocuklardan başlayarak toplumun her kesimine yayılmalıdır.
3. Sanayi ve Endüstri Kullanımı:
•Su tüketimi yüksek olan sanayi kuruluşları, geri dönüşüm ve kapalı devre sistemlerine yönlendirilmelidir.
•Kurumsal firmalar, su ayak izlerini kamuoyuna açıklamalı ve sürdürülebilirlik konusunda şeffaf olmalıdır.
•Su kaynaklarını koruyan yatırımlar yerel teşviklerle desteklenmelidir.”
HABER MERKEZİ