Geçtiğimiz günlerde düzenlediği iftar programında CHP Bandırma Belediye Başkan Adayı Dursun Mirza’nın otel satışı ve değerlemesiyle ilgili yaptığı konuşmanın ardından dönemin CHP Bandırma Belediye Meclis Üyesi Gönül Özdemir, cevap hakkını kullanarak açıklama yaptı. Bilindiği gibi Dursun Mirza düzenlediği iftar programında otel satışıyla ilgili olarak Gönül Özdemir’in derleme yaptığını söylemişti.
Gönül Özdemir açıklamasında şunları söyledi: “Basına ve Kamuoyuna
Dursun Mirza’nın 16 Nisan Cumartesi Günü, basın emekçilerine verdiği iftar yemeği sonrası yaptığı açıklamalarda “Otel Satışı” konusunda ismimi zikretmesi sonucu bu açıklamayı yapmak zaruri olmuştur.
Daha önce belediye başkanlığı yapmış ve tekrar belediye başkanı adayı olan bir kişi, görev yaptığı dönemin yanlışlarının üzerini örtmek adına gerçek dışı açıklama yapma hakkına sahip değildir. Mirza, her ne kadar kendisini “sütten çıkmış ak kaşık” gibi göstermeye çalışsa da; rakamlarla oynayarak ve adımızı zikrederek kendini temiz göstermeye gayret etse de, yaşanan süreç ve gerçekler kendisini yalanlamaktadır. Siyaseti ve icraatı kişiselleştiren bir anlayışın parçası olmamak adına, CHP ilçe yöneticiliği görevimden istifa ederek, bugüne kadar sürecin dışında kalmayı tercih etmem konusunda ne kadar haklı olduğumu, Mirza’nın yapmış olduğu bu gerçek dışı açıklamayla bir kez daha anlamış bulunmaktayım.
Cevap hakkım olmadığı sürece sürecin dışında kalma tavrımı sürdüreceğimi kamuoyu ve mevcut adayın bilmesini isterim.
İlgili açıklamada Mirza, o dönem Vakıf Değerleme’nin otel satışı ile 9,5 Milyon TL, bizim ise 7,5 Milyon TL değer biçtiğimizi ifade etmiştir.
Burada söylediği iki miktar da yanlıştır. Vakıf Değerleme 9,5 değil 9 milyon değer biçerken, biz ise 15.09.2015 tarih ve 999 numaralı encümen kararında da görüleceği gibi, 7,5 Milyon değil 10 Milyon 975 bin ile değer biçip ihalenin bu rakamdan başlaması gerektiği kararını aldık.
Otel Satış teklifi Başkanlık Makamı tarafından Belediye Meclisi’ne gündem dışı olarak getirilmiş, meclis üyelerinin konuyla ilgili ön bilgilenme hakkından mahrum edilerek işleme konulmuş; sözün özü oldubittiye getirilmiştir.
03.09.2015 tarihli Meclis Tutanağı’ndan da görüleceği üzere otel daha sonradan satın alan kişi tarafından aylık 60 bin TL bedelle 7,5 yıl daha kirada bulunmaktaydı. Mirza, o dönem yaptığı açıklamalarda otelin kirada olduğunu, satın alan kişinin işletme için 7,5 yıl beklemesi gerektiğini ifade etmiş; dolaylı olarak ihaleye katılımı düşürmek gibi bir çabada bulunmuştur.
İlk ihaleye dahil edilmeyen bir kişi de ihalenin iptali için Belediye’ye 23.10.2015’te dilekçe sunmuş, ihalenin şaibeli hale geldiğini iddia etmiştir. Dilekçede yazılan cümlelerde; “İhale’nin tek iştirakçisinin, aynı zamanda ihale edilen taşınmazların mevcut kiracısı olması; ihale sürecinde yaşadıkları ile birleşince kamuoyunda yapılan ihaleye ilişkin tereddütler artmıştır(…) Hukukun temel kural ve ilkelerinden olan saydamlık, rekabet, eşit muamele, güvenilirlik, kamuoyu denetimi, kaynakların verimli kullanılması ilkelerine aykırılık teşkil etmesinin yanında, isteklileri de tereddüte düşürecek durumlar mevcuttur” denilerek ita amirinin ihaleyi iptal etmesini istemiştir.
İta amiri tarafından 26.10.2015 tarihli İhale Sonucu Onay Belgesi’nde ilk ihale iptal edilmiştir.
03.11.2015 tarihinde mevcut kiracı Belediye’ye verdiği dilekçede ihale şartnamesinde eksik gördüğü ve detaylandırılması gerektiği konulara istinaden kira sözleşmelerinin 06.06.2023 tarihine kadar devam ettiğini, binayı değerli kılan unsurların binaya kendi koyduğu eşyalar olduğunu, otelin belediyeye ait kısmının tek başına İki Yıldızlı otel vasfı bile taşımadığını, kira sözleşmesi sonunda sözleşmede belirtilen demirbaşlar hariç taşınır-taşınmaz tüm malzemeyi alma hakkına kendisinin sahip olduğunu, kira sözleşmesinin tapuya şerhinin yapılması gerektiğini belirterek Otel Satış Şartnamesi’nde bu durumların açıkça belirtilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
2. Yapılan ihalede, ilan metninde taşınmazların kirada olduğu ve kira sözleşmesinin 05.06.2023 tarihinde sona ereceği belirtilerek duyurusu yapılmıştır ve ihaleye katılanlardan bu konuda taahhütname alınmıştır. Tüm bu gelişmelerden sonra ihaleye sokulmadığını belirten kişi de ihaleye katılmış, içerisinde otelin de bulunduğu 7 adet bağımsız bölüm 19 Milyon 276 bin bedel ile kiracı olan kişiye satılmıştır.
Açık satış ihalelerinde katılımcı sayısını artırmak, rekabet ve şeffaflığı artırarak bedelin istenilen seviyelerin de üzerine çıkartmak için önemlidir. Aksi halde ulaşılabilir ve sağlıklı bir ihale süreci yaşanması mümkün olmaz. O dönem benim de dahil olduğum 3 kişilik kıymet taktir komisyonu ihale başlangıç bedelini 10 Milyon 975 Bin olarak belirlemiştir. Katılımcı sayısını arttırmak, satış bedelin belirlemek ve satışı yapmak için asıl karar verici belediye başkanı ve belediye encümenidir.
Bir grup meclis üyesi ile birlikte satış sürecinde de katılımcı sayısının artması gerektiği konusunda açık bir tavırda olmamıza rağmen, kişisel olarak Mirza’nın katılımcı sayısını azaltmak için geliştirdiği söylem ve yöntemlere şahit olduk. Ayrıca sürecin en başından itibaren bir kısım meclis üyesi arkadaşlarım ile birlikte otelin satılmaması için çaba gösterdim. Bu arkadaşlardan bir kısmı da şu anda Mirza’nın meclis üyesi adayları arasındadır.”
HABER MERKEZİ