Nöbetçi Eczaneler
Oreks Madencilik’in Armutçuk’taki maden kapasite artışı kararına tepki gösteren Namık Havutça, “Gönen Barajı zehirlenirse sadece suyu değil, geleceğimizi de kaybederiz” dedi.
24.ve 26. Dönem CHP Balıkesir Milletvekili ve Avukat Namık Havutça, Çanakkale’nin Yenice ilçesine bağlı Armutçuk Köyü’nde yürütülen maden faaliyetlerine karşı kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla yazılı bir basın açıklaması yaptı. Havutça, Oreks Madencilik’in 10 kat kapasite artırımı için verilen ÇED Olumlu Kararı’nın yalnızca doğayı değil, binlerce vatandaşın sağlığını ve yaşam hakkını tehdit ettiğini söyledi.
“AĞIR METALLER TAŞIMA RİSKİ VAR”
Maden faaliyetlerinin bölgedeki ekosistem ve halk sağlığı üzerindeki tehlikelerine dikkat çeken Havutça, “Gönen Ovası’nı mülkün mü sandın, Bandırma halkını koyun mu sandın. Çanakkale’nin Yenice ilçesi Armutçuk Köyü’nde Oreks Madencilik tarafından yürütülen maden faaliyetlerinin 10 kat kapasite artırımı için verilen ÇED Olumlu Kararı, yalnızca doğayı değil, Bandırma, Gönen hatta Biga ve Agonya ovalarında yaşayan yüz binlerce yurttaşımızın sağlığını ve geleceğini tehdit etmektedir. CVK Madenciliği’nin de Oreks Madenciliği’yle atık havuzları birbirine çok yakın ve ikisinin de kesiştiği mevsimlik dereler Agonya Ovası Kocaçayı’na akıyor. Bu nedenle Gönen Barajı ve Bandırma havzasına kadar ağır metaller taşıma riski taşıyor.”diye konuştu.
“BANDIRMA’NIN İÇME SUYU ZEHİRLENME RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA”
Maden projesinin Bandırma halkının içme suyu açısından taşıdığı hayati tehlikenin altını çizen Havutça, “Bu proje, Gönen Barajı’nı besleyen Kocaçay havzası üzerinde yer almakta; kurulması planlanan 1.950.000 metrekare kapasiteli atık depolama alanı, Handeresi Deresi’ne yalnızca birkaç yüz metre mesafededir. Bu dere, barajın ana su kaynaklarından biridir. Olası bir sızıntı, taşma ya da deprem durumunda Bandırma halkının içme suyu doğrudan zehirlenme riskiyle karşı karşıya kalacaktır. Üstelik bu proje, yalnızca su kaynaklarını değil, tarım alanlarını, ekosistemleri ve kültürel mirasımızı da tehdit etmektedir. ÇED raporunda, bölgeye yakın Kaletepe–Akpınar antik yerleşimi gibi arkeolojik alanlar yok sayılmış; halkın katılımı süreci ise göstermelik olarak yürütülmüştür.”dedi.
“GELECEĞİMİZİ DE KAYBEDERİZ”
Kamuoyuna çağrıda bulunan Havutça şunları söyledi:“Ben, bir hukukçu ve bu toprakların evladı olarak, bu hukuksuzluğa sessiz kalmayacağım. Bandırma halkının sağlığı, çiftçimizin toprağı, çocuklarımızın geleceği için bu kararın iptali için tüm yasal yolların takipçisi olacağım. Bu sadece bir çevre ve ekoloji meselesi değil, bir bölgenin ve halkımızın yaşam hakkı mücadelesidir. Tüm duyarlı yurttaşlarımızı, sivil toplum kuruluşlarını ve meslek odalarını bu mücadeleye destek vermeye çağırıyorum. Gönen Barajı zehirlenirse, sadece suyumuzu değil, geleceğimizi de kaybederiz.” Haber Merkezi