Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bandırma’da Sağlık Emekçileri Yenidoğan Çetesini lanetledi

Sağlık Meslek Örgütlerinin Bandırma

Sağlık Meslek Örgütlerinin Bandırma Şubeleri Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde Yenidoğan çetesi ile ilgili yaptıkları ortak basın açıklamasında, “Biz diyoruz ki: hasta müşteri değildir, hastaneler de ticarethane değildir.” dedi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın çağrısıyla tüm yurtta eş zamanlı yapılan basın açıklamasına Hürriyet Sağlık Sen, Türk Sağlık Sendikası, Tabip Odası ve Aile Hekimleri Sendikası, Bandırma Temsilcilikleri de destek verdi. Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Bandırma Temsilcisi İpek Çetinkuş, Hürriyet Sağlık Sendikası Bandırma Temsilcisi Mehmet Ali Vazvaz, Tabipler Odası Bandırma Temsilcisi Zafer Yılmaz ve Türk Sağlık Sen Temsilcisi Bülent Karaman,
Hürriyet Sağlık Sen Bandırma Temsilcisi Mehmet Ali Vazvaz, Ankara TUSAŞ’a yönelik 23 Ekim’deki saldırıda hayatını kaybedenler için rahmet, yaralılara ise şifa diledi.

Yenidoğan çetesi ile ilgili yapılan ortak açıklamada “Adını Yenidoğan yoğun bakım cinayet şebekesi koyduğumuz özel hastanelerin bebek yoğun bakımlarındaki ölümlerin sebebi olan, buradan rant elde etmek için insafsızca, vicdansızca, gözlerini para bürümüş insanlıktan nasibini almamış mahlukları, bunlara destek olan, göz yuman, kol kanat geren mahlukları da lanetliyoruz. İnsan haklarına, adalete ve hukukun üstünlüğü ilkesine inanan sağlık emekçileri olarak; Sağlıkta dönüşüm ölüm demektir diye yıllardır söylüyoruz. Yaşanan olay sağlıkta dönüşümün bir sonucudur diyoruz. Aynı zamanda sağlıkta dönüşüm ile piyasalaşan sağlık sisteminin de çürüdüğünün göstergesidir diyoruz.” denildi.

“PARANIN GİRDİĞİ HER ŞEY BOZULUR AMA SAĞLIK DAHA FAZLA BOZULUR”

Sadece sistemin değil aynı zamanda insanın da çürüdüğünü gördüklerini belirtilen konuşmada, “Paranın girdiği her şey bozulur ama sağlık daha fazla bozulur. Annenize, eşinize ya da kardeşinize kanser teşhisi konulmuş. tetkiklerin ve müdahalenin hızlı yapılması hayati önem taşıyor. devlet hastaneleri bu gibi hızlı müdahale gerektiren hastalıklar konusunda, sağlığı özelleştirerek paralı hale getiren politikalarla ihtiyaca hızlı yanıt verecek durumdan çıkarıldığı için, insanlar bir yolunu bulup özel hastaneye gitmeye koşullandırılıyor. çürümenin ilk ayağı buradan başlıyor. Özel hastanelere gidemeyen, buna imkanı olmayanlar ise devlet hastanesinde çalışan bir yakınını arayarak işlemlerini hızlandırmak için yardım istiyor. Bu da çürümenin ikinci ayağını oluşturuyor. 2022 sağlık istatistik yıllığına göre yenidoğan yoğun bakım yatak sayısında özel hastaneler birinci. toplam yoğun bakım yatak sayısının 1/3’ünden fazlası özel hastanelerin elinde. Yani vatandaşlar, iktidar tarafından 22 yıldır uygulanan özelleştirme politikalarıyla aslında yenidoğan çetesinin kucağına itiliyor. Bu da çürümenin 3. ayağını oluşturur.” dendi

“HASTA MÜŞTERİ DEĞİLDİR, HASTANELER DE TİCARETHANE DEĞİLDİR”
Sağlık meslek mensubu sendikalar olarak Bandırma’da ve ülkede hem sağlık hizmeti alan hem de sağlık hizmeti veren tarafta olduklarını belirtilerek, “Bizler en az sizler kadar bu gözünü para bürümüş canilerin ,kendilerine sağlıkçı diyenlerin meslektaşı olmaktan utandığımızı, lanetlediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Sizlere; beraber yaşadığımız, aynı havayı soluduğumuz, aynı suyu içtiğimiz yurttaşlarımıza sağlık emekçilerine güvendiniz, güvenmeye devam edin diyoruz. bizce insanı ticari meta gibi gören bu sağlık sisteminin boşluğundan nemalanan şeref yoksunu insanımsı varlıkların en ağır cezayı almalarını sizler kadar istiyoruz. Hükümetin sağlık politikasından kaynaklanan sorunlar nedeniyle, hastanelerde hasta yakınlarıyla sağlık çalışanlarını karşı karşıya geldiği ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin ölümlere yol açtığı bir ortamda, yenidoğan çetesinin kurduğu tezgaha olan öfkenin sağlık emekçilerine yönelmesi çıkarılabilecek en yanlış sonuç olur. Bunların önüne geçirmesinin yolu taleplerinizin yerine getirilmesi ile mümkün olur. Biz diyoruz ki: hasta müşteri değildir, hastaneler de ticarethane değildir.” diye konuşuldu.

HABER MERKEZİ