Sivas’ta katledilen canlar Bandırma’da anıldı

Bandırma Cemevi’nde, Sivas katliamında yaşamını yitirenler için anma etkinliği düzenlendi.

Bandırma Cemevi’nde, Sivas katliamında yaşamını yitirenler için anma etkinliği düzenlendi.

2 Temmuz 1993’te Sivas’ta Madımak Oteli’nde 37 kişinin yakılarak katledilmesi ülke tarihinde acı bir an olarak hatırlanmaya devam ediyor. Yaşanan katliamın 32’nci yıl dönümünde Bandırma Cemevi anma etkinliği düzenledi.

Etkinliğe; Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, Belediye Başkan Yardımcıları Niyazi Yeloğlu ve Cemal Adıgüzel, CHP Bandırma İlçe Başkanı Mehmet Atak, belediye meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.

Etkinliğin açılış konuşmasında Alevi Kültür Derneği Bandırma Şube Başkanı Hasan Sönmez,
“Kerbela’dan başlar bizim matemimiz” diyerek sözlerine başladı. Ülke tarihinde yaşanan acılara işaret eden Sönmez, şunları söyledi: “Hz. Hüseyin’in zalimin zulmüne karşı eğilmeden, boyun eğmeden 72 canla birlikte katledilişi sadece bir olay değil, hak ile batılın, adalet ile zulmün ayrıldığı bir tarih çizgisidir. Dersim’de, Maraş’ta, Çorum’da yaşananları da unutmadık. Resmi tarih bu katliamları gizlemeye çalıştı ama biz unutmadık. Ve sonra Sivas… 2 Temmuz 1993. Madımak Oteli’nde 37 canımız diri diri yakıldı. Yakılan sadece bedenler değil; bir halkın inancı, umudu ve düşüncesiydi. Bugün buradayız, direniyoruz ve unutmuyoruz. Madımak yanarken insanlık sustu ama biz susmadık, susmayacağız. Çünkü bizim yolumuz, nefrete karşı barışın, ölüme karşı yaşamın, zalime karşı mazlumun yanındadır.”

Anma programında konuşan Başkan Mirza, “2 Temmuz Sivas Katliamı, insanlık adına utanç verici kara bir lekedir. İnsanları üzerine benzin dökerek diri diri yakabilen o zihniyeti çok iyi tanıyoruz. Özellikle Alevi canlar, yüzyıllardır bu toplumda ötekileştirilmiş, itilip kakılmış, şiddete ve katliamlara maruz bırakılmıştır. Oysa baktığımızda Alevi toplumu; en eğitimli, en dinamik, en insani felsefeye sahip bir topluluktur. Hacı Bektaş-ı Veli’nin ‘İncinsen de incitme’ anlayışını benimsemiş bir gelenekten geliyorlar. İyi ki varsınız. Alevi toplumunun varlığı, laikliğin önemini bir kez daha bizlere gösteriyor. Biz, önce insan diyen ve insana değer veren bir anlayışın temsilcileriyiz. Sivas’ta, Maraş’ta, Çorum’da yaşanan katliamlar insanlıktan nasibini almamış bir zihniyetin ürünüdür. Bugün de bu anlayış, Suriye’de, Irak’ta ve maalesef hâlâ Türkiye’nin bazı bölgelerinde kendini göstermeye devam ediyor. Mezhep ayrımcılığı, insan ayrımı ne yazık ki sürüyor. Bütün bu sorunların demokrasi ve özgürlük temelinde çözüleceğine inanıyoruz. Bu mücadele kolay değil; uzun soluklu ve zorlu bir yoldayız. Ama insana değer veren, demokrat, sosyal demokrat, sosyalist düşünceye sahip insanlar dayanışma içinde olursa bu karanlık zihniyetler aşılabilir. Bugün ülkemizde adalet, hukuk ve demokrasi büyük bir kriz içinde. İnsanlar çok kolay suçlanıyor, tutuklanıyor ve sindirilmeye çalışılıyor. Ancak bizler birlikte yürürsek, bu mücadeleyi omuz omuza sürdürürsek başarılı olabiliriz. Demokratik, toplumsal ve insancıl bir yönetim anlayışı için hep birlikte mücadele etmek zorundayız. Bu vesileyle, 1993 yılında Sivas’ta katledilen 33 canımızı bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Onların anısı, bizim mücadelemizde yolumuzu aydınlatmaya devam edecek.”dedi.

Anma programı, halk ozanları Devrim Şen ve Ozan Karabıyık’ın söylediği türkülerle devam etti. Programda ayrıca Yasemin Gedik şiir dinletisi gerçekleştirdi.

HABER MERKEZİ