Doğu Orduları Kumandanı ve Milli Mücadele kahramanı Kazım Karabekir’in kızı Timsal Karabekir ve Yahya Sezai Uzay’ın torunu Lale Uzay Akalın, Bandırma’da gerçekleştirilen konferansta babası ve dedesinin anılarını anlattı.
Bandırma Türk Ocağı, “Dünü Unutma, Yarına Hakkın Olsun” isimli konferans programı düzenledi. Barış Manço Kültür gerçekleştirilen etkinliğe; Garnizon Komutanı Hv. Plt. Tuğ. Gen. Levent Eğren, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi (BANÜ) Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz ile Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Alpaslan Serel, Bandırma Türk Ocağı Başkanı Hakan Kuru, Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat, önceki Dönem Bandırma Belediye Başkanı Mehmet Cemal Ötaylan, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Doğu Orduları Kumandanı ve Milli Mücadele kahramanı Kazım Karabekir Paşa’nın kızı Timsal Karabekir’in konuşmacı olarak yer aldığı konferans, saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla başladı.
“MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİNDE DE BANDIRMA TÜRK OCAKLARI’NIN OLDUĞUNA DAİR BİLGİLER BULDUK”
Programın açılış konuşmasını Bandırma Türk Ocağı Başkanı Hakan Kuru yaptı. Türk Ocakları’nın tarihi misyonunu anlatan Başkan Kuru, “Bugün burada tarihi bir ama şahitlik ediyoruz. 93 yıl sonra Türk Ocakları yeniden Bandırma’da. Hiçbir siyasi parti ile bağı bulunmayan Türk Ocakları, siyaset üstü bir kurumdur. Kamu yararına çalışan bir dernek statüsündedir. Bandırma Türk Ocakları’nın 1923 yılına dayandığını tespit ettik. Ancak Milli Mücadele döneminde de Bandırma Türk Ocakları’nın olduğuna dair bilgiler bulmaya başladık. Bandırma Türk Ocakları’nda Burhan, Haşim, Burhanettin Halil bey gibi önemli isimler başkanlık yapmış. Ancak öyle bir isim var ki Yahya Sezai Uzay, hem Bandırma Kaymakamlığı, Kuvai-ye Milliye reisliği, Bandırma Ticaret Odası Kurucusu ve Başkanlığı, hem de Türk Ocakları Başkanlığı yapmış. Uzay soyadını ise Trabzon Valiliği esnasında Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. O yüzden önemli bir isimdir. Yahya Sezai’nin torunu ve Kazım Karabekir’in kızını buluşturmak Bandırma Türk Ocağı’na nasip oldu.” dedi.
YAHYA KEMAL’İN TORUNU ANILARINI ANLATTI
Dedesinin anılarını anlatan Yahya Sezai Uzay’ın torunu Lale Uzay Akalın, “Çok zorluklarla bir ilkokulu kürk montlu Kaymakam ziyaret ediyor. O gün dedem Yahya, Kaymakam’ı görünce ben de Kaymakam olacağım diye aklına koyuyor. Kendi başına Bursa İdaresine daha sonra İstanbul Mülkiye Mektebine gidiyor ve isteğini gerçekleştirerek Kaymakam oluyor. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde Kaymakamlık ve ardından Valilik yapıyor. Bandırma’da Cumhuriyet’in kurumlarını kurmakta vazife yapıyor. Yunan işgalinden sonra Bandırma’da idari olarak boşluk çıkmış. Kaymakam yokmuş. Halk temsilcileri dedeme siz Kaymakam olun diyorlar. Halkın seçtiği bir Kaymakam olması benim için önemli.“dedi.
Sunum yaparak dedesi Mehmet Emin Paşa’nın ve babası Kazım Karabekir’in anılarını anlatan Timsal Karabekir, şunları söyledi;
“93 yıl sonra Türk Ocakları her zaman yaptığı gibi görevini yapmaya devam ediyor. Aydın Türk Ocakları’na beni çağırdıkları gün babamın günlüklerini karıştırdım. Günlüğünde, Aydın Türk Ocağı’na ilk taşı kendisinin koyduğu yazıyordu. Hepimiz Türküz, Türk ocaklıyız. Yüreğimiz farklı çapıyor. Bize bırakılan bu mirasta hepimizin omuzlarında vazifeler var. Karabekiroğulları, Karaman’a yerleşmişler. Kendilerine de toprak olarak asker yetiştirmek üzere görev verilmiş. Padişah yanlısı olarak toprak işletmişler. Babamın babası Mehmet Emin Paşa, Kırım Savaşı’na 15 yaşında gönüllü olarak katılmış. Madalyalarla gazi olarak yurduna döndüğü zaman alaylı olarak askerde kalıyor. Kazım Karabekir, İstanbul’da 5 kardeşin en küçüğü olarak dünyaya geliyor.
Kazım Karabekir’in babası Mehmet Emin Paşa’yı Padişah Van’a asayişi koruması için gönderiyor. O tarihlerde Ermeniler ve Türkler kardeş ilişkisi içinde yaşarlarken bir grup Ermeni, Moskova’dan araya nifak sokmak üzere Van’a geliyor. Van’da Ermeniler ve Türkler arasında bir sorun yaşanmıyor. Görevi bittikten sonra Mekke’ye atanıyor ve orada kolera salgını nedeniyle Mehmet Paşa vefat ediyor. İstanbul’a döndüklerinde Karabekir, kendisi ve abisini Fatih’i Askeriye Rüştiyesi’ne yazdırıyor. Böylelikle askerlik hayatı şekilleniyor. Küçücük yaşında Kuleli Askeriye Lisesi’ne gidiyor. 40 yıl Rus zulmünde olan Kars’ı kurtarmak benim görevim diyor. 2 kere Kars’ı düşmandan kurtarıyor. Çete savaşlarını bastırıyor. 31 Mart ayaklanmasını İsmet bey ile bastırıyorlar. Hayatı boyunca ilk ve son yenilgisi de Edirne savunmasıdır.”
HABER MERKEZİ